1 Aralık 2010 Çarşamba
10 sene önce Dalkılıç
hayat çok garip gerçekten.
eskiden, yazlarımı yoncaköy'de geçirdiğim dönemler ki bu da ortaokul-lise falan oluyor; kuşadası'nda heaven diye bir yere takılırdık. ve tam 15 yaş dönemlerime tekabül eder ki, özhan dinlemeye giderdik. onun da hem gitaristi, hem altında çıkan bir adam vardı: murat dalkılıç. kenan (doğulu) şarkıları söylerdi. ama nasıl tatlı. yeni moda bol kotlar falan... biz kızlar ''ah, uhh'' diye diye izlerdik. yalan yok.
sonra ben biraz daha büyüdüm ve 25 oldum. dalkılıç'ta albüm yaptı. nedense sevmiyordum artık onu. hatta bir ''ııyyyy'' durumum da vardı. geçenlerde tayfur dedi ki, ''dalkılıç klibi var.'' ben yine, ''ııyyyy'' dedim. ''iyi çekeriz.'' sonra düşündüm de bu klibi bir 10 sene önce çekiyor olsaydık ne mutlu olurdum ama. nerden nereye...
neyse iyi ki de çekmişiz klibi ki, gerçek anlamda tanışıp, öyle benim 'nefret ettiğim' gibi biri olmadığını anladım. aklı başında, önünüze çıkacak bir çok popçudan daha seviyeli, düzeyle basbaya düzgün bir adam.
hele set anlayışı, hiç yorulmayışı, hiç şikayet etmeyişi... gayet rahattı çalışması onunla. neyse konu o değil. 10 senedeki değişimler ve hayatın sundukları ve biz insanoğlunun bir türlü beğenmeyişi. :) böyle bir hikaye bu da.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder